11 Kasım 2009 Çarşamba

9 Kasım 2009 Pazartesi

3 Kasım 2009 Salı

24 Ekim 2009 Cumartesi

23 Ekim 2009 Cuma

17 Eylül 2009 Perşembe

Örnek diyet

Kahvaltı: Tam buğday / çavdar / tahıllı ekmek + az yağlı beyaz peynir, keçi peyniri, çökelek, lor peyniri yanında bol mevsim yeşilliği (kilo problemi yoksa az miktarda zeytinyağı kullanılabilir), 1 tam ceviz içi ve katı yumurta beyazı (tam yumurta haftada 2-3 gün tüketilebilir) yanında şekersiz yeşil çay
Ara öğün: 1 bardak havuç suyu veya domates suyu ve mevsim meyveleri veya ev yoğurdu, ayran
Öğle-Akşam Yemeği: Fırın balık (hamsi - istavrit-çinekop-ithal somon) / hindi eti ve mevsim yeşilliklerinden oluşan içinde havuç rendesi bulunan salata yanında zeytinyağlı sebze yemeği (brokoli, kabak, pırasa) ve tam buğday ekmeği veya kurubaklagil yemeği veya bulgur pilavıNot: Mutfakta sadece zeytinyağı kullanılmalı.

11 Eylül 2009 Cuma

Saglık-Kanserden Koruyan Besinler

Bol bol sebze ve meyve tüketin.

Lif içeriği yüksek besinlere öncelik verin: Lahana, havuç, ıspanak, kabak, turp, pancar, elma, kayısı, erik...

Düzenli olarak yeşil çay için.

Daha az hayvansal protein tüketin. Bitkisel proteine ağırlık verin: Fasulye, mercimek, bezelye, nohut...

Yağ tüketiminizi azaltın. Tekrar tekrar kızartılmış yağları asla kullanmayın.

Tütsülenmiş besinlerden, yapay mandıra ürünlerinden, barbekü ve kızartmalardan kaçının.

Katkı ilave edilmiş (yapay tatlandırıcı, yapay renk-koku-parlaklık verici, harman, antibiyotik katkılı) besinleri kullanmayın. Doğal ve ekolojik ürünlere yönelin. Taze ve doğal olanı tercih edin.

Kansere karşı bir destek kullanmak istiyorsanız: Selenyum, E vitamini, C vitamini, Beta karoten, Gamma Linuleic Acid, Omega-3 karışımlarından yararlanabilirsiniz.

1 Eylül 2009 Salı

popüler oruç tutmama mazeretleri

İslamın beş şartı arasında en fazla mahalle baskısına neden olan ibadet oruçtur. Kimse sizin kelime-i şahadet çekip çekmediğinizi bilemez. Namaz kılmak tek başına yapılabilen, kılmadığınızı kimsenin ispatlayamayacağı bir ibadettir. Zekat ve hac zaten parası olanlar için geçerlidir. Oysa oruç öyle mi? Güneşin doğumundan batımına kadar aç susuz gezen, şekeri düşmüş insanların arasında kahvaltısını yapmış, kalorisini, proteinini almış olarak fink atmak en iyimser ifadeyle ayıp kaçar
Hoşgörünün beşiği Anadolu’da alenen oruç tutmamak hâlâ tercih edilen bir davranış değildir. Ancak oruç namaz gibi değildir, ortalıkta yemek yemeseniz bile, oruç tutmuyorsanız bunu saklayamazsınız. Dilinizin üzerinde beyaz bir tabaka olmamasından oruç yerine kaşığın sapını tuttuğunuz şıp diye anlaşılır. Bu yüzden halk arasında başvurulan mazeretler vardır.
Seferiyim: Yaşadığı şehirden 90 km uzağa gidenler seferi sayılır ve oruç tutmayabilirler. En ünlü seferimiz Kenan Evren’dir. Bildiğimiz gibi darbeci Kenan Paşa, 12 Eylül darbesini yaptıktan sonra il il dolaşıp yediği halt için toplumdan destek toplamaya çalışıyor. En çok destek bulmayı umut ettiği yerlerden biri olan Erzurum’da düzenlediği miting Ramazan’a denk geliyor. Konuşması sırasında ağızı kuruyunca önündeki suyu içiyor. Kenan Paşayı alkışlamak için meydanı dolduran dadaşlar, ıslıklamaya başlıyorlar. Kenan Paşa da tarihi cümlesini sarfediyor: ‘Ben seferiyim’
Antibiyotik alıyorum: Bu mazeret günahkârlarla müminlerin ortak kullandığı mazeretlerdendir. Çalıştığı devlet kurumunun kokteylinde kendisine uzatılan içki bardağını şeriatçı damgasını yemeden geri çevirmek isteyen dindarların da sıkça başvurdukları bir mazerettir. Antibiyotik ortalama sekiz saatte bir alınması gerektiği için pekala oruç tutmaya da engel olabilir. Ancak oruçlu kalınan sürenin çok kısaldığı kış günlerine denk gelen Ramazanlarda başvurulmaması tavsiye olunur. Çünkü bu kısa günlerde bir sahurda, bir iftarda bir de ikisinin ortasında ilaç almak mümkündür.
Çalışmak da ibadettir: Özellikle Protestan müslümanların mazeret olarak değil, gerçekten inanarak başvurdukları bir mazerettir. Yaptıkları işin ne olduğunu sormayın. Otomobil lastiği satış temsilcisi de olabilirler, bir bankada kredi kartı uzmanı da. Bu gruba giren insanlar hafta içi oruç tutmazlar. Haftasonu da iftara kadar uyurlar yani orucu uykuya tuttururlar.
Benim kalbim temiz: ‘Dini yükümlülükler bana çok angarya geliyor ama bir taraftan cehennemin gerçekten varolması ihtimalinden de tırsıyorum’ diyenlerin her şart ve koşulda başvurdukları en popüler mazerettir.
Aç olunca sinirli oluyorum, etrafımı kırıp geçiriyorum, daha çok günaha giriyorum: Tanrı, bu ibadeti kulları aç insanlarla empati kurabilsin, merhamet duyguları gelişsin, nefislerini, arzularını kontrol altında tutabilsinler diye emretmiş. Buradan bakınca; oruç halinin sinir yaptığı insanlar üretim hatası olan kullar olsa gerek ki, tezahürleri yaratıcının öngörülerinden farklı olabiliyor.
Ülserden gastrite bilimum mide hastalıkları: En geçerlilerinden biri olsa da ramazan süresince gerçekten ülserli gibi tatsız tuzsuz haşlanmış gıdalar tüketmek; kızartmadan, gazlı içeceklerden uzak durmak gibi ağır bedelleri olan bir mazeret.

16 Ağustos 2009 Pazar

29 Haziran 2009 Pazartesi

20 Mayıs 2009 Çarşamba

17 Mayıs 2009 Pazar

19 Nisan 2009 Pazar

14 Nisan 2009 Salı

Günün Sözü 14.4.08

kimlere eğitimli denir” diye sorulan bir soru üzerine, işte ünlü düşünür Sokrates'in verdiği cevap “Ben, öncelikle koşullar tarafından yönetilmek yerine onlara egemen olan, her fırsatı yiğitçe karşılayan ve zekice hareket eden, tüm iş ve ilişkilerinde onurlu olan, huysuz kişilere ve olumsuzluklara iyi yaklaşan, ayrıca zevklerini kontrol altında tutan ve talihsizliklere boyun eğmeyen, başarıyla şımarmayan insanlara eğitimli derim”.

12 Nisan 2009 Pazar

9 Nisan 2009 Perşembe

Bilgi:Misvak

Ağız ve diş sağlığına ayrı bir önem veren Peygamber Efendimiz (asm), bunun misvak kullanmak sûretiyle yapılması hususunda da ısrarlı teşvik ve tavsiyelerde bulunmuştur. Bir hadislerinde, “Ümmetime meşakkat vereceğinden endişe duymasaydım, misvak kullanmalarını farz kılardım”1 buyurmuşlar, kendileri de hiçbir zaman misvakı terk etmemişlerdir. Bir diğer hadiste Sevgili Peygamberimiz (asm) “Üç şey peygamberlerin ahlâkındandır: 1- İftarda acele etmek, 2- Sahuru geciktirmek ve 3- Misvak kullanmak” buyurmuştur. Bu açıdan misvak kullanan, inşallah Peygamber Efendimizin (asm) şefaatine bir adım daha yaklaşmış olur.

Dr. Rodat ve Dr. Kneth Kiodell’in tespitlerine göre, misvakta mikropları imha eden sinnigrin ve penisilin maddesi bulunmakla beraber, bu gün diş macunlarında kullanılan “sodyum bikarbonat” da mevcuttur. Bu maddeler, diş üzerindeki tortu ve artıkları eriterek, dişin delinmesini ve çürümesini önlemektedirler.

Misvak kullanmak sünnettir. Efdal olan, ağız ve diş sağlığı açısından konunun uzmanlarınca da tasvip gördüğü üzere, misvak kullanmaktır. Ancak misvak elde etme imkânı olmadığında, diş macun ve fırçası da sünnet niyetiyle kullanılabilir.

Misvak serçe parmak kalınlığında ve bir karış uzunluğunda olmalıdır. İlk kullanışta uç kısmından bir santimetre kadar kabuğu soyulur ve bir miktar suya bırakılır. Suda yumuşayınca kullanılmaya başlanır. Kullandıkça lifleri kendiliğinden açılıyor. Başparmakla bir yandan, diğer dört parmakla da diğer yandan kavranarak ya da başparmak ve serçe parmakla bir yandan, diğer üç parmakla da diğer yandan kavranarak kullanılır. Kullandıktan sonra yıkamak için varsa suyun altına tutmak yeterlidir. Yıkamak için soğuk veya sıcak su fark etmez.

Günün Sözü 9.4.08

-♥Çok konuşanın hatası çok olur. Hatası çok olanın yalanı çok olur. Yalanı çok olanın günahı da çok olur. Günahı çok olan kimseye de ateş (cehennem) daha layıktır. (Hz.Muhammed Sav)(Hadis-i Şerif, Kenzül Ummal)

-♥Üç şey helak edicidir: Peşinden gidilen heva ve heves, boyun eğilen cimrilik ve kişinin kendini beğenmesi.(Hz.Muhammed Sav)(Hadis-i Şerif, Ebu Nuaym, Hilyetül-Evliya)

video33-090409089

15 Mart 2009 Pazar

8 Mart 2009 Pazar

18 Şubat 2009 Çarşamba

Fıkralar

1-)Çankaya yokuşundan inmekte olan kamyon kırmızı ışıkta durunca, yanındaki arabadaki sarışın camını indirir ve bağırır.."Hey benim adım Ayşe.. Yükünüz dökülüyor, haberiniz olsun.." Kamyoncu aldırmaz, yeşil yanınca sürer.. Öbür kırmızıda sarışın gene yakalar kamyonu.."Hey, duymadınız.. Ben Ayşe.. Yükünüz yola dökülüyor.." Kamyoncu gene sürer.. Üçüncü kırmızıda sarışın arabasından fırlar kamyonun camını yumruklar.İndirtir.."Yahu ben Ayşe.. Yükünüz dökülüyor.." Kamyoncu kafa sallar ve sürer..Dördüncü kırmızıda bu defa kamyoncu aşağı iner.. Sarışının arabasına yürür. Camı tıklatır, indirtir.."Hey" der, "Benim adım da Mehmet. Ankara'da kış var ve ben tuz kamyonu sürüyorum!.."

9 Şubat 2009 Pazartesi

fot5

29.1.09
29.1.09

29.1.09






24.1.09




24.1.09





24.1.09






24.1.09







24.1.09








24.1.09









24.1.09






















24.1.09















22.1.09






























221.09




















































22.1.09










































































22.01.09






















21.01.09























16.01.09































16.1.09




























16.1.09



















16.109
















16.1.09





















16.1.09












16.109





















16.109













16.1.09


















16.1.09
















16.1.09

















16.1.09












15.1.09





10.1.09
10.01.09








10.01.09












10.1.09











10.1.09









10.1.09







10.1.09












10.1.09






10.1.09













10.1.09









10.1.09


















10.1.09








10.01.09

24 Ocak 2009 Cumartesi

21 Ocak 2009 Çarşamba

19 Ocak 2009 Pazartesi

Fot4to-19.01.09

4.1.09





03.01.09



02.01.09